Var olmak – Koç’un hedefi budur.
Koç dünyaya savaşçılık, canlılık ve hayatta kalma güdüsü ile silahlanmış olarak gelir. Her türlü yıldırmaya, pürüze ve kuşkuya rağmen istek ve iradenin üstün gelebilmesi yeteneğini temsil eder.
Dürüstlük, didişmecilik, heveslilik, bağımsızlık ve cesaret Koç’un kaynaklarıdır. Boş teorilere kafa yormayan, gereksiz duygusal inceliklerle vakit harcamayan, dışa dönük bir idealisttir.
Gelişimsel hedefleri; yaratmak, yenilikler ortaya koymak, ilerlemeyi, öncülük etmeyi sağlayacak değişimi üretmektir. Stratejisi hemen eyleme geçmektir. Koç tecrübesi yaşayan kişinin sürekli hissettiği “şu an” düşüncesidir. Geçmişe dair bir kaygı taşımaz. Geleceğin neler getireceği ile ilgilenmez, çünkü gelecek henüz yoktur. Ürettiği çok sayıda düşünceyi uygulamakta gösterdiği isteklilik Koç’un sabırsızlığını ortaya çıkartır. Bu sabırsızlık Koç’un gölgesini oluşturur. Hevesini kaybettiği anda yeni bir projeye yönelir. Ancak ateş ettikten sonra nişan alma eğilimi nedeniyle girişimlerini ve projelerini sonuçlandırma olasılığı düşük olur. Kaynağı olan cesaret ve mücadeleyi yaşamdaki amacını gerçekleştırmek için kullanamazsa ateşliliğini ilgisiz bir hedefe yöneltip işe yaramaz hale gelebilir.
Öğrenmesi gereken; doyum için sabretmek, hiçbir çıkar gözetmeden yaratmak ve gelişimine yardımcı gerilimlerden kaçmamaktır.